Çocuk ve Gençlik Edebiyatı
Ders Notları
-Çocuk, doğumundan ergenliğe kadar olan dönemde yaşayan kişidir.
-Şiir; imge, simge ve mitolojik öğeleri içermesi açısından “açık yapıdır.” Bu insanın doğasından kaynaklanır.
-Açık yapıt olarak şiirler, eğitim açısından çok önemlidir. Metin ile okuyucu arasındaki bağı tekrar olmaktan çıkarır ve okuyucuya çeşitli yeni yorumlar yapma “imkanı” verir. Çocuk, şiiri okurken yeni yorumlar yapma ve bu yolla kendini ifade etme imkanı bulur.
-Sade didaktik amaçlı kullanılan ve temasal yönden bölümlenen şiirler, çocukların hayal dünyasını sınırlamaktadır. “Temaya uygun şiir” kavramı, önemli bir sanat olan şiiri araç düzeyine indirgemiştir.
-Tevfik fikret, çocuk eğitimine önem vermiş ve bu amaçla çocuklar için şiirler yazmıştır.
-“Şermin”deki 32 şiirde toplam 12 değer işlemiştir. Bu değerlerin ilk ikisi akıl ve ahlak eğitimi ile ilgilidir. Tüm değerler içerisinde en geniş yeri manevi ve evrensel bir değer olan “sevgi” tutmaktadır.
-Şermin’deki şiirlerde gençlere çok çalışkan olmalarını öğütlemiş, bu öğüdü verirken “Promete” örneğini kullanmıştır. Doğa, hayvan ve en önemlisi de insan sevgisini aşılamaya çalışmıştır.
-Kendisini, ailesini, vatanını ve milletini seven, hoşgörülü, paylaşımcı , çalışkan ve bilimin ışığında ilerleyen bir neslin yetişmesi için, milli, ahlaki, insani ve bunun gibi değerlerini koruyan bireyler yetişmesi gerekmektedir.
-Çocukların topluma karışması da önemli bir kazanımdır. Bu açıdan eserlerde işlenen konular önemlidir. Çocuk, eserde gördüğü olaylarla, düşüncelerle ve kişilerle bütünleşmektedir. Bunun sonucunda toplumsal bazı olaylara karşı refleksler geliştirmekte ve toplumsal açıdan eğitilmektedir.
-“Bu nedenle hedef kitlesi çocuklar olan eserler, onların gelişim özelliklerine uygun olmalı ve eğitici nitelikler taşımalıdır. Bu eserler, bu sayede okulda verilen eğitimi destekleyecek, varsa açıkları kapatacak ve ailelere eğitim sürecinde katkıda bulunacaktır.
-Edebiyat temelli karakter eğitiminde edebi türün verilmek istenen eğitime uygunluğu ve niteliği gözetilmelidir. Çocuğun okuyabileceği ve anlayabileceği düzeyde olmalı ve onun ilgisini çekecek konular işlenmelidir. Karakterler ve işlenen konular inandırıcı olmalı ve çocuğun özdeşim kurabileceği karakterler ortaya konmalıdır. Öğrenci üzerinde etki kurabilen eserler seçilmeli ya da yazılmalıdır.
--DEDE KORKUT hikayeleri, çocuğun eğitimi üzerinde etkilidir. Öykülerde, çocuk eğitimi açısından çıkarılacak mesajlar bulunmaktadır.
*Kahramanlar, değer kazanma sürecinde çaba sarf etmişler ve kazandıkları başarılardan sonra kabul görmeye başlamışlardır. “Kendini topluma kabul ettirmeye çalışan bir çocuk için bu önemli bir iletidir.
*Öykülerin tümünde anne-babalar kutsaldır ve onlara sevgi-saygı esastır. Kendi tarihinde bu kavramlara önem verildiğini gören çocuk, yaşadığı dönemde de ailenin kutsallığını en önemli amaç olarak kabul edecektir. Öykülerde annenin de en az baba kadar söz sahibi olduğu gözlenmektedir. Ailenin kutsallığı çatısı altında kardeş için gerekirse tüm zorlukların göze alınması gerektiği de aşılanmaktadır.
*Kadın hem iyi bir eş hem de savaşçıdır. Yani toplumda çok önemli bir yere sahiptir. Dede Korkut hikayelerine göre kadın gelecek nesilleri yetiştirecek ve şekillendirecek en yetkili kişidir. Toplumun temel taşıdır. Bu mesajın çocuklara ulaşması önemlidir.
*Sadakatin önemi pek çok öyküde işlenmiş ve eşlerin birbirlerine sadakatle bağlanması gerektiği vurgulanmıştır. Yardımlaşma ve birlik esastır çünkü birlikten kuvvet doğar.
*Doğa kutsaldır, sevilmelidir.
*İnsan cömert olmalıdır.
*Haksız kazanç doğru değildir.
*İyilik eden iyilik bulur
*Cesur olmak gerektiği yerde risk almak başarı getirir.
-BEHİÇ AK, kitaplarında çevre problemlerine dikkat çekmiştir. Konuyu işlerken çocukların ilgilerini esas almış ve onların yaratıcılıklarını kullanmıştır. Çocukların hayal dünyalarının zenginliğinden yararlanmıştır. Doğa, onun eserlerinde sadece konu değil, aynı zamanda kahraman olarak da yer almıştır.
-ÇETİN ÖNER, Gülibik ve Portakal adlı eserlerinde yoksul köylerde yaşayan çocukların hayal dünyasını işlemiştir. Yoksulluk ve imkansızlıkların çevresinde kurulan arkadaşlıklar dikkatleri çekmektedir. Bu arkadaşların hayallerinin ortak olması dikkate değerdir. Her iki öykünün de anlatım biçimi çocuğa düşünme sorumluluğu verir. Örneği Gülibik’te horozun öldüğü söylenmez bunu çocuğun tahmin etmesi beklenir.
*Üslup açısından bakıldığında deyimlere, ikilemelere, sıfatlara ve şiirsel söyleyişlere yer verildiği görülür.
*Bütün bunlardan hareketle denilebilir ki çocukların hayal dünyasına hitap eden kahramanların yer aldığı, olayların ve kişilerin çocuk gerçekliğine uygun olduğu, iletilerin ezberci bir yaklaşımla değil, düşünme sorumluluğu verilerek ulaştırıldığı, çocukları düşünmeye iten eserlerle çocukları yetiştirmek mümkündür.
-GÜLTEN DAYIOĞLU, çocuk ve gençlik edebiyatının önemli isimlerindendir. Eserlerinde fantastik öğeleri kullanmıştır. Çocukları düşsel alana çekmiş ve hayal güçlerini geliştirmelerine yardımcı olmuştur. En güzel örnek “Dünya Çocukların Olsa” eseridir. Dayıoğlu bu eserde fantastik imgelem üzerinden politik telkinler yapmış, çocuklara ve gençlere dünya barışı isteğini aşılamaya çalışmıştır.
-TÜRKİYE’DE Eğitim alanında çocuk haklarıyla ilgili çalışmalar yürütülmektedir. Ancak katılım hakkı “Çocuk hakları sözleşmesi”nde yeni ele alınmaya başlamıştır. Kitaplardaki katılım hakkını olumsuz örneklendiren konuşmalar, çocuk okuru okuma eğiliminden uzaklaştırabilmektedir. Bununla birlikte çocuk kendi yaşamına yönelik olumsuz deneyimler edinebilir ve kendi haklarının farkında olamayabilir. Bu olumsuz koşullardan korunabilmek için Türkiye’de çocuk edebiyatı alanında “çocuk hakları” üzerinden işlenen konuların sayısının artırılması gerekmektedir.
-ÖMER SEYFETTİN, Milli Edebiyat’ın en önemli kalemlerinden biridir. Meşrutiyetin ilanından sonra esen özgürlük ve milliyetçilik rüzgarları onu da etkilemiştir. Dilin yenileşmesi me Türkçe’nin kullanımı meselesinde ısrarlı çabaları olmuştur.
*Yazdığı öykülerin büyük çoğunluğu yetişkinlere yönelik yazılmıştır. Bunların bazıları da gençlere yöneliktir. Çünkü Türkçülük ve milliyetçilik ilkelerinin istikbalini gençlerin elinde görmektedir.
*Öykülerinin çoğunda şiddet öğeleri, cinsel içerikli öğeler, dinsel öğeler, ayrımcılık içeren anlatımlar ve şiddet yanlısı söylemler de yer almıştır. Öyküleri, çocuğun yaşı gereği anlamakta güçlük çekeceği kavramları içerir. Ayrıca yayımladığı kitapların kapaklarını da konuya uygun seçmiştir.
*Yergi ve güldürü öğelerini sıkça kullanmış ancak gerçeklikten asla taviz vermemiştir. Bu da onu başarılı kılar. Uzun süre önce yazdığı öykülerin günümüze kadar gelmesinin nedeni budur. Ancak yüzyıl önce edindiği deneyimlerin, düşünce akımlarının etkilediği eserleri, bugün “Çocuk ve Gençlik Edebiyatı” kriterlerine uygun değildir.
*Çocuk yaşta bir bireyin bu eserlerden kötü etkileneceği açıktır. Şiddet, ayrımcılık gibi öğeler, çocuğun akli dengesini etkileyebilir, psikolojik sorunlara yol açabilir. Bu bakımdan bunları içeren öykülerin çocuklar tarafından okunması doğru bulunmamaktadır.
*Evrensel ve insâni değerlere saygılı, barış ve demokrasi kültürünü edinmiş bireylerin yetişmesi bu eserlerle mümkün olamaz.
*Öyküleri, “örtük yapıları” yoğunlukla içerir. Anlatım “sezdirme” yoluyla yapılmıştır.
*Ayrıca okuma açısından öğrencilere kazanımlar sunabilecek yapıdadır.
-Aile, bir toplumun çekirdeğini oluşturan, kültürünü korumasını ve aktarmasını sağlayan çekirdek bir kurumdur. Çocuğa güven duygusu aşılar, sosyal açıdan yetiştirir ve içinde yaşadığı topluma yararlı bir birey olması için eğitir. ZEYNEP CEMALİ’nin romanlarında çeşitli yönleriyle farklı ailelerinin kurgulandığı görülmüştür. Bu ailelerin yaşadıkları çevreler farklıdır, yapıları ve bulundurdukları bireyler farklıdır. Çocuk bireyler de farklı yaşam koşullarına sahiptir.
*Çocuk farklı aileleri okuyup kişisel gelişimine katkı sağlayabilir.
-AYTÜL AKAL, “çocuğa görelik” ilkesini benimsemiştir. Öyküleri, çocuğun bakış açısıyla ele alınmış, çocuğun yaşamından önemli kesitler sunarak ilgisini cezbetmiş ve okumaya itmiştir. Yazarın esas amacının çocukları kitaplara çekmek olduğu görülmektedir.
*”Oğlum Neredesin “ ve “Kızım Neredesin” eserlerinde ebeveyn-çocuk ilişkisi sanatçı duyarlılığı ile işlenmiş ve okuyucunun beğenisine sunulmuştur.
*Yapıtlarda yer alan ergen kız ve ergen erkek çocuk kahramanlar, okuyucu kitlenin özdeşim kurabileceği niteliktedir. Ancak anne kahramana tanınan monolog imkanı çocuklara da tanınsaydı, bu özdeşim artırılabilirdi.
*AKAL, çocuklarla iletişim kurmayı başarmıştır. Onlara otoriter bir yaklaşımdan çok arkadaş canlısı ve anlayışlı biri olarak yaklaşmıştır.
-Romancılar, gençlerin bakış açısıyla yazarlar.
-Genelde bu kitaplarda anne babalar ve yetişkinler gençleri anlamazlar.
- Gençlik kitaplarında olayların akışı hızlı gerçekleşmektedir.
- Gençlik kitapları genç erişkinlere özgü konuları işlemektedir.
-Gençlik kitaplarında karakterlerin başarıları ve iyimser bir hava vardır.
- Bu türde gençlerin önemsediği duygular anlatılır.
Gençlerin seçtikleri kitaplar şu şekildedir:
- Karakterler açısından romanlara bakıldığında esas kahramanlar genellikle gençtirler. Esas kahramanlar, genç erişkin okurların kendilerini bulabilecekleri fiziksel, ruhsal özelliklere sahiptir. - Esas kahramanların aksine diğer kahramanlar geliştirilmez. Diğer yetişkin karakterler, genç erişkinlere kılavuzluk yapıyorken gösterilmektedir. Ancak anne babalar ya tek boyutlu ya da esas öykünün dışında verilirler.
- Esas kahramanın akranı olan karakterler ya sorunun kaynağı ya esas kahramanın en iyi arkadaşı olarak gösterilirler.
- Öykü esas kahramanın bakış açısından anlatılır ve ses esas kahramanındır.
- Öykü, birinci kişi bakış açısından anlatılır; fakat bazen üçüncü kişi ya da her şeyi bilen anlatıcı da yazar tarafından kullanılır. Bazen öykünün daha olgun bir kahraman tarafından anlatıldığı da görülür.
- Anlatımın süreç içerisinde gelişmiş olmasına rağmen öykünün akışı hala gerçekçi ve hızlıdır.
- Genç erişkinler tarafından seçilen kitaplar, tekli olay örgüsüne sahiptir.
- Konular değişken olmasına rağmen genelde genç erişkinlerin yaşamlarıyla ilgilidir. Genelde öykülerde reşit olma, yabancılaşma, benlik saygısı, hayat mücadelesi ve kahramanlık konu olarak işlenir
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.