Aylak Ruhlar
Boş bırakılmış topraklar, gübreli ve bereketli iseler, yüz
bin çeşit otla dolar. Yararlı olabilmeleri için onlara kazma
vuruyor, işe yarar tohumlar ekiyoruz. Kadınlar kendi başlarına
kalınca biçimsiz birtakım et parçaları çıkarırlar; sağlam
ve tabii bir beden yaratabilmeleri için bir tohum almaları gerekiyor.
Ruhlar da böyledir; onları bir fikirle uğraştırıp dizginlerini
tutmazsanız, uçsuz bucaksız bir hayal dünyasında,
başıboş, öteye beriye dolaşıp dururlar. Böyle bir aylaklık
içinde ruhların kurmadığı hayal, düşmediği kuruntu, yaratmadığı
gariplik kalmaz.
Velut aegri somnia, vanae
Finguntur species
Saklayan hastalar gibi, boş hayaller kurarlar
Horatius
Bir amaca bağlanmayan ruh, yolunu kaybeder; çünkü,
her yerde olmak hiçbir yerde olmamaktır.
Quisquis ubique habitat, Maxime,
Nusquam habitat.
Her yerde olan hiçbir yerde değildir.
Martialis
Hayatımın son yıllarını elimden geldiği kadar kaygusuz
ve salt kendi rahatını düşünerek geçirmeye karar verip de
köşeme çekildiğim zaman, ruhuma edebileceğim en büyük
iyiliğin onu tam bir başıboşluk içinde bırakmak olacağını
düşünmüştüm; bırakayım kendi kendisiyle söyleşsin; kendi
içinde, kendi halinde kalsın, demiştim. Yaşım beni daha ağırbaşlı,
daha olgun bir hale getirdiği için bunu artık kolayca
yapabileceğimi umuyordum; fakat görüyorum ki:
Variam semper dant otia mentem
Ruh başıboş kalınca türlü hayaller kuruyor.
Lucianus
İsteğimin tersine ruhum, yularından kurtulup kaçan bir
at gibi kendini daha fazla yoruyor. Kafam durup dinlenmeden,
hiçbir sıra, hiçbir ilinti gözetmeden öyle garip fikirler,
öyle saçma sapan hayaller kuruyor ki ilerde bunların manasızlığını
ve acayipliğini görüp kendinden utansın diye hepsini
kaydetmeye başladım.
Kitap I/ Bölüm XIII
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.