Şu Notu Ara:

5 Mart 2018 Pazartesi

Sürrealizm (Gürsel Aytaç Genel Edebiyat Bilimi)

Sürrealizm

Fransızca "surrealisme", Latince'deki "super" (üst) ile "real" (gerçek) kelimelerinden türetilmiştir. İlk olarak G. Apollinaire (18801919)in, Les mamelles de Tiresius dramına (1917) alt başlık "drame surrealiste" denmesiyle ortaya çıkmıştır.

Birinci Dünya Savaşı sonrası Paris'de modem edebiyat ve sanatın avangardist bir çizgisi olarak kendini gösteren bu akım, özellikle Freud'un psikanalizinden etkilenmiştir. Freud, asıl gerçekliği, yani insan varlığının bütünlüğünü akıldışı alanda, geleneksel bilgi araçlarından gizlenen bilinçaltında arıyordu. Bu nedenle de rüyalar, uyuşturucu etkisiyle ortaya çıkan bilinç halleri, sanatsal üreticiliğin yegane kaynağı sayılıyordu. Sürrealist edebiyat, her türlü mantıki-akılcı "burjuva" sanat anlayışına şiddetle karşıydı. Amacı, mantığa, cümle yapısına ve estetik biçimlemeye tamamen ya da kısmen son verip yalnızca pasif bir şekilde ruhsal mekanizmalarca yönlendirilen, akıl öncesi bilinç katmanlarından imge dizinlerini yakalamaktı. Geçmiş edebiyat akımlanndan aldıklan, Barok mistisizm ögeleri, Alman Romantizminden, Şark edebiyatındau bazı ögelerdi. En çok etkilendiği akımlar ise Sembolizm, Ekspresyonizm, Fütürizm ve Dadaizmdir. Sürrealizm, gizli esin kaynaklarına gönderme yaparak gerçekle rüya arasındaki sınırı sorguluyordu. Akımın önderleri, L. Aragon (1897-1982), Ph. Soupault (1902-1980), A. Breton, (1896-1966)dur. Breton Sürrealizmin manifestosunu ("M anijest e du surrealisme") 1924' de kaleme almış, akımın kuramsal esaslarını tespit etmiştir. Breton'un bu küçük, ama devrimci kitabı, Sürrealizmi şöyle tanımlar:

"Sürrealizm, düşünmenin gerçek işleyişini yazılı, sözlü veya başka biçimde dile getirmek amacıyla içine girilen saf ruhsal bir otomatizmdir. Düşünce akımının diktesi ya da her türlü estetik veya ahl(ikf önyargının ötesinde, akla gelebilen her türlü akıl kontrolünün devredışı bırakılmasıdır."

Sürrealizmin felsefesi ise bu kitapta şöyle özetleniyor: "Sürrealizm, bugüne kadar ihmal edilmiş belli çağrışım biçimlerinin yüksek gerçekliğine inanca dayanır: rüyanın büyük gücüne, düşüncenin kasıtsız oyununa. Hedefi, bütün öteki ruhsal mekanizmaları kökünden bozmaktır, hayatın ana sorunlarını çözmek için onların yerine geçmektir."

Breton'a göre koyu Sürrealizm, böylece, yıkıcılığın ötesine geçemeyen Dadaizmden ayrılır. Üstelik Sürrealizmin bulucusu Apollinaire'in Esprit nouveau (1917) (Yeni Ruh)da ileri sürdüğü "yeni bir gerçekçilik uğruna" edebiyatta her türlü cesur deneyselliğe açık oluştan da farklıdır. Breton, egemen rasyonalizme savaş açmıştır; bilinçdışını ve- rüyayı da insan düşüncesine katmak istemektedir. Rasyonalizme eleştirileri şöyledir: .. Henüz yürürlükte olan mutlak rasyonalizm, ancak deneyimlerimizle sıkı bağlantısı olan olguları göz önüne almaya izin veriyor. Mantıklı hedeflerse gözümüzden kaçmaktadır. -Biz uyuyan mantıkçılar, ne zaman uyuyanfilozof/ara sahip olacağız?"

Rüyayı ve bilinçdışını yararlı hale sokmak için iki metodu vardır Breton' un: Rüya raporu (recit de reve s) ve otomatik yazış ( ecriture automatique): "Aklınıza gelen şeyi hemen yazınız ve bir konuya asla aklınızı yoğunlaştırmayımz." Aragon da Sürrealizm için "Sürrealizm, sırrına varılmış, kabul edilmiş, algılanmış ve sonra yararlı hale konmuş esinlenmedir" der. (1928, Traite du style)

Breton, Sürrealizmi devrimci bir akım olduğu için Marksizmin yanında hatta üstünde görür. Her şeyi kapsayan bir Arşimed kaldıracı bulmuş gibidir:

"Her şey şuna işaret etmekte ki düşüncenin belli bir noktası var ve bu noktadan bakıldığında hayat ile ölüm, gerçek ile gerçekdışı, geçmiş ile gelecek, ifade edilebilir ile artık ifade edilemez olan, üst ve alt, artık karşıtlıklar ve çelişkiler olarak görülmezler."

Aynı zamanda "La Revolution surrealiste" (Gerçeküstü İhtiHU) dergisinin yayınlayıcılarındandı Breton.

Sürrealizm, 1940-44 yıllarında belli bir yeniden canlanma gösterdiyse de l945'den sonra adı pek anılmaz olmuştur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.